Buğday, arpa, mısır ve mahlut ithalatında gümrük vergisi yıl sonuna kadar sıfırlandı. İthalat kararı, ürününü en azından maliyetinin üzerinde satmaya çalışan çiftçiyi zora sokacak.
Son yıllara kadar ürettiği buğday kendisine yeten, sadece un sanayiindeki ihracat için ithalata başvuran Türkiye, şimdi ithal ettiği buğdayı iç tüketimde kullanır hale geldi. Resmi Gazete’de dün yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile 31 Aralık 2020’ye kadar buğday, arpa, mısır ithalatında gümrük vergileri sıfırlandı. Buğday ithalatında yüzde 45, arpa ithalatında yüzde 35 ve mısır ithalatında yüzde 25 oranındaki gümrük vergileri 1 Ocak 2021 tarihine kadar yüzde sıfır olacak.
İthalat kararı, ürününü en azından maliyetinin üzerinde satmaya çalışan çiftçiyi zora sokacak. Büyük olasılıkla fiyatlar düşecek. Halihazırda “yüksek maliyet-düşük fiyat” kıskacında olan çiftçinin, ithalat kararından sonra mağduriyeti artacak.
Gümrük vergisi, buğdayda yüzde 45, arpada yüzde 35, mısırda yüzde 25’di. Tüm ülke gruplarına aynı oranda uygulanan gümrük vergisi sadece Bosna Hersek’ten yapılan ithalatta yüzde sıfır düzeyindeydi.
İthalatın çoğu Rusya’dan yapıldı
Türkiye’nin buğday üretimi 2019’da bir önceki seneye kıyasla yüzde 5 azalarak 19 milyon tonun altına inmişti. 2018’deki üretim ise 2017’ye göre yüzde 7 azalmıştı. Buna karşın Türkiye, geçen yıl 2.3 milyar dolarlık buğday ithalatı yaptı. Bu ithalatın 1.5 milyar dolarlık bölümü ise Rusya’dan yapıldı.
Bu ülkeye olan buğday talebi ise sürüyor. Son olarak bu ay içinde, Rusya’da buğday fiyatlarının son 4 haftadır sürekli yükseldiği, bu yükselişin en önemli nedeninin Türkiye’nin yoğun buğday talebi olduğu açıklanmıştı. Rus yetkililer, son 4 haftada Türkiye’den yoğun talep geldiğini belirterek buğday fiyatlarının bir haftada 11 dolar birden yükseldiğini duyurmuştu. 
10 bin ton bakliyet hibesi
Türkiye, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) aracılığıyla Suriye’deki sivil halk başta olmak üzere diğer ülkelerdeki ihtiyaç sahiplerine 100 bin tona kadar un ve toplamda 10 bin tona kadar yeşil mercimek ve nohut hibesi yapacak. Temin edilecek ürünler, Türk Kızılay’ı ve/veya AFAD’a teslim edilecek. Doğan bedeller, Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinin ilgili harcama tertiplerinden ödenecek.
